Bu senede geleneği bozmadık bayram kalabalıkları çekildikten hemen sonra Ağustos ayı sonunda bir kaç günlüğüne Alaçatı’ya gittik.
10 günlük Tayland Kamboçya gezimizi tamamlayıp yurda döndük. Bu seyahat bizim Asya’ya ilk ayak basışımızdı. Gitmeden önce bir çok konu kafamızda soru işaretiydi. Bazı noktalarda gerilmedik desek yalan olur
Uzun bir aradan sonra bloğa geri döndüm. Geçen yıl sonu tüm yıl boyunca kaldığım otellerden fiyat kalite dengesi muazzam olanları eklemiştim. Sizlerden gelen yorumlarla birleşince çok faydalı bir yazı olmuştu
Vaktim olunca biraz şehrin dışına çıkma fırsatı yakaladım. Aslına bakarsanız sadece Lizbon’u ve çevresini keşfetmekle yetinmeyip,okyanusa biraz daha yaklaşmak istedim.
Bir kaç saat sonra İzlanda topraklarında olacağıma halen inanamıyorum. Dünya’da bir çok yeri ÇOK görmek istiyorum:)
Bu akşam Stockholm’e doğru yola çıkıyoruz. Pazartesi sabahı İzlanda’da olacağız. Bir hafta boyunca ada keşfindeyiz.Detaylı bir yazı için tık tık.
Ağustos ayının son haftası yaza yakışır bir kapanış yapalım dedik,Ayvalık’a kaçtık. Hafta içi çok kalabalığa denk gelmeyeceğimizi düşünerek ufak bir road trip yapalım dedik.
Bozcaada, görenlerin ya vurulduğu yada ‘ne buluyorlar bu Ada’da’ diye çemkirdiği, arada kalanın pek görülmediği Tenedos’un toprakları … Ben ise ilk gruptanım, gitmeye doyamayanlardan.
‘ Albert ve Albrecht , ressam olmak isteyen iki kardeştir. İşçi babaları, kendileri dışında on altı kardeşe daha bakmak zorundadır. Şehirdeki sanat akademisinde okumanın bir tek yolu vardır: İki kardeşten biri maden ocaklarında çalışacak ve gönderdiği parayla öteki resim eğitimi alacaktır.
Henüz tanışmayanlar için küçük bir önerim olacak. Telefona, bilgisayara sevdiğim dizi yada filmeleri indirip yola çıkmayı adet edinenlerdenim. Malesef uçaklarda uyumaya halen alışamadım, kendimi oyalamam gerekiyor,